Edward Said Sözleri

Edward Said (tam adıyla Edward Wadie Said), 1 Kasım 1935’te Kudüs’te doğmuş ve 25 Eylül 2003’te New York’ta vefat etmiş olan Filistin asıllı Amerikalı bir edebiyat eleştirmeni, düşünür, akademisyen ve siyasi aktivisttir. Modern kültürel çalışmaların ve özellikle postkolonyal teorinin öncülerinden biri kabul edilir.
Said’in en meşhur eseri olan Oryantalizm, Batı’nın Doğu’yu (özellikle İslam dünyasını) nasıl ötekileştirdiğini ve bir “sömürge bilgi üretimi” sürecine nasıl dönüştürdüğünü inceler. Bu eser, postkolonyal çalışmalarda devrim niteliği taşır.
Edward Said Sözleri Kısa
– Yazmak, unutulmaya karşı bir dirençtir.
– Her anlatı, bir başka anlatıyı susturur.
– Gerçek özgürlük, anlatma hakkını da kapsar.
– Kültür emperyalizmi, silahsız bir işgaldir.
– Düşünmek, egemen söylemlere karşı yürümektir.
– Baskı, sadece fiziki değil, zihinsel de olabilir.
– Kültürler, birbirine duvar değil, köprü olmalıdır.
– Anlatı, yalnızca yazı değil, bir direniş biçimidir.
– Sömürgecilik, anlatılan her hikâyede yeniden doğar.
– Oryantalizm, bilgi kılığına bürünmüş bir tahakkümdür.
– Mekânlar değişse de insanın içindeki yurtsuzluk kalır.
– Gerçek entelektüel, iktidarla arasına mesafe koyandır.
– Doğulu olmak, genellikle yanlış anlaşılan bir kaderdir.
– Yabancı olmak, çoğu zaman kendi evinde bile hissedilir.
– Hakikat, ancak susturulan sesler duyuldukça görünür olur.
– Sınırlar sadece haritalarda değil, zihinlerde de çizilir.
– Sömürgecilik, sadece topraklara değil, anlatılara da hükmetti.
– Hakikat, resmi tarihlerin değil, kişisel hafızaların içindedir.
– Batı’nın gözünde Doğu, sürekli olarak geri kalmışlığa mahkûmdur.
– Doğu, Batı’nın hayal gücünde yaratılmış bir aynadır.– Oryantalizm
– Sürgün, aidiyetin sürekli ertelenmesidir.– Dünyada Yerinden Olmak
– Her coğrafyanın bir sesi vardır; fakat bazıları duyulmaz kılınır.
– Doğu’yu anlamak için önce Doğu’nun susan sesine kulak vermek gerekir.
– Bilgi, masum değildir; her bilgi üretimi bir güç ilişkisidir.– Oryantalizm
– Kimliğimiz, düşmanlarımızın bizim hakkımızda söylediklerinden daha fazlasıdır.
– İnsan, ait olmadığı bir yerin tarihini anlatmaya kalkışınca hakikati çarpıtır.
– Dünya öylesine yozlaşmış ki eninde sonunda herkes para denen puta teslim oluyor.
– Bir halkı anlamak için önce onun hikâyesini dinlemek gerekir.– Filistin’in Sorunu
– Müzik de tıpkı siyaset gibi, sınırları aşabilen bir dildir.– Barenboim ile Söyleşiler
– Entelektüellerin ne yüksek mevkilerde eş dostları, ne de resmi makamlarda itibarları olur.
– Hiçbir dava, hiçbir Tanrı, hiçbir soyut fikir masumların kitlesel katledilmesini haklı gösteremez.
– En büyük mücadele, bir halkın hikâyesini kendi kelimeleriyle anlatma hakkıdır.– Filistin’in Sorunu
– Gerçek entelektüel, kendi toplumuna ayna tutmaktan çekinmeyendir.– Entelektüel: Sürgün, Marjinal, Yabancı
– Tüm kültürler birbirinin içine karışmıştır; hiçbiri ferdî ve katıksız değildir… (Kültür ve Emperyalizm)
– İnsan yalnız kalır, doğru; ama her zaman sürüye uyup sevgimesajlarim.com mevcut duruma hoşgörü göstermekten iyidir yalnızlık.
– Başlangıç yalnızca bir eylem türü değil, aynı zamanda bir ruh hali, bir çalışma şekli, bir tavır, bir bilinçtir. (Başlangıçlar – Niyet ve Yöntem)
– Aslında görülüyor ki bugünün İslami gruplaşmalarının çoğu Amerika Birleşik devletlerinin yörüngesinde odaklanıyor…. Açıkça destekleniyor… (Haberlerin Ağında İslam)
– Gördüğüm şeylere karşı,elimden bir şey gelmediği için kendimden nefret ettim, duyulmayan sesimden,delirmeyen aklımdan nefret ettim.’ (Joseph Conrad ve Otobiyografide Kurmaca)
– Zekama, müzik yeteneğime, ya da yüzüme ilişkin tek iltifatı bile öyle cesaret veriyordu ki bana bir anlığına olsa gerçekten iyi, sağlam bir yere ait olduğum duygusuna kapılıyordum.
– İslamiyet’in genel portresi üzerinde çarpıtmalar ve saptırmalar kanıtlıyor ki; bu insanlar İslamiyeti gerçekten anlamak arzusu içinde değiller. İslamiyet gerçeği hakkında ne görülebilecekleri görmek ne de duyabilecekleri duymak istiyorlar. (Haberlerin Ağında İslam)
– Chinua Achebe: Batılı yazarların eserleri, eşyanın tabiatı icabı otomatik olarak evrensellikten etkileniyordur! Evrenselliğe ulaşmak için çaba göstermesi gerekenler ise, yalnızca ötekilerdir. Sanki evrensellik, Avrupa yahut Amerika yönünde… (Kültür ve Emperyalizm)
– Hiçbir içtimâî sistem, hiçbir tarihî vizyon, hiçbir teorik bütüncülleştirme ne denli güçlü olursa olsun, kendi alanı içinde var olan bütün alternatifleri veya uygulamaları kapsama gücüne sahip olamaz! Onların aşılması ihtimali daima baki kalır… (Müzik Üzerine Görüşler)
– Kendimi bütünlüğü olan, tek bir kişi olarak düşünmüyorum. Ben birçok farklı şeyim. Onlar arasında bir denge tutturma kaygım da yok. Kendimi bütün farklılıkları silmeye çalışan biri olarak görmüyorum. Benim gayretim, farklılıklarımla birlikte yaşamak doğrultusunda. (Kültür ve Direniş)
Henüz yorum yapılmamış.