Terry Eagleton Sözleri
Terry Eagleton, 1943 doğumlu İngiliz edebiyat eleştirmeni, kültürel teorisyen ve yazardır. Özellikle Marksist eleştiri alanındaki çalışmaları ile tanınır. Edebiyat, kültür, ideoloji ve siyaset üzerine geniş çapta eserler vermiştir. En bilinen kitabı Literary Theory: An Introduction (Edebiyat Kuramı: Bir Giriş) olup, bu kitap edebiyat teorisinin tarihini ve önemli düşünürlerini ele alır.
Terry Eagleton Kitap Alıntı Sözleri
– Dil, gücün en büyük aracıdır.
– Her metin, ideolojik bir bağlama dayanır.
– Sanat, toplumsal eleştiriyi estetize eder.
– Sanat, toplumsal güçlerin bir yansımasıdır.
– Eleştiri, bir anlamda yaratıcı bir yıkımdır.
– Her metin, toplumsal güçlerin bir sonucudur.
– ‘Eşitlik’ yok, yalnızca ‘farklılık’ vardır…
– Yazı, insanın varoluşuna dair bir mücadeledir.
– Ya intihar etmekten vazgeçmeli ya da yaşamaktan.
– Sanat, toplumsal bilinçaltının bir yansımasıdır.
– Her sanat eseri, toplumsal güçlerin bir ürünüdür.
– Sanat, her zaman siyasetin bir uzantısı olmuştur.
– Yapacak hiçbir şeyin kalmamışsa, ne yaparsan yap.
– Sanat, toplumsal eleştirinin estetik bir biçimidir.
– Sanat, hayatın karmaşasını açığa çıkaran bir aynadır.
– Politika ve kültür, birbirinden ayrılamaz iki güçtür.
– Sanat, toplumsal eleştiriyi estetize eden bir araçtır.
– Eleştiri, toplumsal yapıyı sorgulayan bir faaliyettir.
– Her metin, toplumsal ve ideolojik bir bağlama dayanır.
– Kültür, insanın dünyayla olan ilişkisini şekillendirir.
– Edebiyat, toplumu anlamanın ve eleştirmenin bir yoludur.
– Edebiyat, toplumsal değişim için güçlü bir araç olabilir.
– Edebiyat, bireyin iç dünyasını ve toplumsal yapıyı yansıtır.
– İdeolojiler, kültürün içinden geçerek toplumu şekillendirir.
– İdeolojiler, insanların dünyayı nasıl algıladığını belirler.
– Eleştiri, toplumsal yapıların altında yatan güçleri açığa çıkarır.
– Her edebi eser, bir ideolojik çerçevenin ürünü olarak okunmalıdır.
– Edebiyat, bireysel bilincin ve toplumsal yapının kesiştiği noktadır.
– Edebiyat, dünyayı yeniden düşünmenin ve anlamlandırmanın bir yoludur.
– Bir eseri anlamak, onun üretildiği toplumsal bağlamı anlamaktan geçer.
– İdeoloji, görünmez güçlerin insan yaşamı üzerindeki etkisini yansıtır.
– Eleştiri, sanat eserinin altında yatan toplumsal yapıyı açığa çıkarır.
– Tüm büyük edebiyat, insan doğasının sınırsız karmaşıklığına bir yolculuktur.
– Eleştiri, sanat eserinin altında yatan toplumsal yapıyı sorgulama sanatıdır.
– Eleştirinin amacı, edebi eserin altındaki derin anlamları açığa çıkarmaktır.
– Dil, politik tarihin afetleriyle berelenmiş, çatlamış ve yarılmış bir arazidir.
Terry Eagleton En Çok Beğenilen Sözleri
– Gelişmiş kapitalist sistem doğası gereği tanrıtanımazdır. (Akıl, İnanç ve Devrim)
– Kültür, kim olduğumuzu şekillendirirken, aynı zamanda kim olabileceğimizi de belirler.
– Birinin acısını paylaşmakla (sempati) hislerini hissetmek (empati) farklı şeylerdir. (Edebiyat Nasıl Okunur)
– İncil’in sahteliği binlerce kez kanıtlandığı halde, kilisede papazların keyiflerini bozduğunu hiç gördünüz mü?
– Toplumlar dinden bütünüyle vazgeçtiklerinde değil, artık bilhassa onun tarafından uyarılmadıklarında sekülerleşir.
– İnsanın kim olduğunu söylemesi her zaman zordur. Bu üzülünecek bir şey değil; aksine, takdir edilmesi gereken bir şey.
– Belki de hayatın anlamı nefes alıp vermek kadar basit ve farkında olmaksızın şu an yapmakta olduğum bir şeydir. (Hayatın Anlamı)
– Kafayı çekiyorlardı. Yattıkları yerden aşağılanmanın acısını çekmektense, bu acıyı sırtlanmış oluyorlardı böylece. (Azizler ve Alimler)
– Bilgi, alışkanlık ve töre ürünüydü. Ahlak da, benzer şekilde, hiçbir metafizik temeli olmayan bir insan icadıydı. (Tanrı’nın Ölümü ve Kültür)
Terry Eagleton Aşk Sözleri
– Yapabileceğimiz en iyi şey İnsanları kendi ihtiyaçlarına karşı sağırlaştırmadan Korkuyu yok edecek sözler söylemek, Dilsizlere dil, Yanlışın susturduğu yoldaşların Gür sesi olmak.
– İçinde yaşadığımız, Beckett’ın oyunlarını andıran evrendi, hem özenli hem de saçmaydı. Her şey hem açık seçik hem de silikti, tuhaf bir gizem ve saydamlık karışımından oluşuyordu. (Kapı Bekçisi)
– Bir parkta üzerinde ‘Yalnızca Beyazlar içindir’ yazılı bir sevgimesajlarim.com bankta otururken, kendi kendime ırkçılığa karşı olduğumu anımsatmanın faydası yoktur(…) İdeoloji deyim yerindeyse, kafamda değil oturduğum banktadır.
– Karnaval keşmekeşi, tersyüz etme küstahlığı, putkırıcılığın kıkırdayışı: Bunlar tarihsel materyalizm için çelişkinin şakası ve onun haz verici salımı olan derin komedinin alternatifleri değil, uğraklarıdır. (Walter Benjamin ya da Bir Devrimci Eleştiriye Doğru)
– Edebiyatta yaşanan yeni bir işbölümüyle roman, şimdi fikirler ve kurumlarla ilgilenen bir toplumsal form olarak görülmeye, şiirin ise kişisel hisleri muhafaza ettiği düşünülmeye başlanmıştı. Sanki lirik şiir bütün şiir türünü tanımlıyor gibiydi. (Şiir Nasıl Okunur)
– İnsani kudretlerin modern çağdaki kadar serbest bırakıldığı başka tarihsel bir dönem yoktur; bunun sonucu olarak zincirlerinden boşaldığı o kudretlerce böylesi hükmedilme riski altında olduğu bir başka dönem de yoktur. Max Weber’in öne sürdüğü gibi, Antik dönem tanrıları akın akın, büyübozumuna uğramış ve böylece gayrişahsi güçler haline gelmiş olarak mezarlarından çıkıyor, hayatlarımız üzerinde egemenlik kurma mücadelesi veriyor ve birbirlerine karşı ezelden beri devam eden savaşlarına kaldıkları yerden devam ediyorlar. (Trajedi)
Henüz yorum yapılmamış.