Bir çok kitabı ve şarkısı bulunan yazar ve sanatçı olan Zülfü Livaneli sözlerini sizler için derledik. Zülfü Livaneli sözleri resimli, Zülfü Livaneli sözleri twitter, Zülfü Livaneli sözleri facebook sözlerimizi okuyabilirsiniz.

Zülfü Livaneli En Beğenilen Sözleri

– Zenginlik insana ait bir özellik değil” diyorum. “Para insanın doğal bir parçası değil; kaybolabilir, çalınabilir, soyut bir kavram bir takım sıfırlar… Zaten hayatta anlamlı olan değerler parayla sahip olunamayanlar. Kitap, çalışacak insan, eşya alabilirsin; ama bunlar bilginin, dostluğun, paylaşma duygusunun yerini tutamaz…

– Dünyayı değiştiren, kitaplardır.

– Galiba zeka ile kurnazlık ters orantılı. Biri azalırsa öbürü artıyor.

– Doğruları cesaretle savunmak, ileride daha az zarar görmek için başvurulması gereken en önemli yoldur.

– Benimde aynı acıyı çekmem, senin acını hafifletti değil mi?

– İnsan yaşadığı gibi düşünür, düşündüğü gibi yaşar.

– Hayatımda mutlu günlerim olmuştu elbette, ama mesele sadece mutluluk değildi. Önemli olan yaşadığını, hayatın bir anlamı, bir değeri olduğunu hissetmekti.

– Aramızdaki temel fark ne, biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!

– Bilgi ne garip bir şeydir. Şişede hapsedilmiş bir cin gibi yıllarca duruyor, senin gelip kapağını açacağın günü bekliyor.

– Varlığımın bir anlamı var mıydı ki, yokluğumun olsun?

– Şiddetten nefret ediyorum ama ne yazık ki şiddeti durdurmak da şiddet kullanmayı gerektiriyor.

– Denizler ötesine giden kişi yalnızca iklimi değiştirmiş olur, aklını değil.

– İktidarın zulmettiği hem de muhalefetten darbe yiyen aydınlarımız var. Elleri hamur ama karınları aç.

– Belki de alışmam gerekiyor yalnızlığa…

– Gücü adalete veremedik, çünkü güç, adalete karşı çıkıp kendisinin adil olduğunu söylemişti. Haklı olanı güçlü kılamadığımız için de güçlü olanı haklı kıldık.

– Geleceğe ait hiç bir hayalimin olmadığının farkına vardım. Ziyan olmuş bir yaşamın arkasından ağıt yakıyordum ve ileriye dönük hiç bir şey söylemiyordum.

– Dünyayı güzellik kurtaracak, Bir insanı sevmekle başlayacak her şey…

– Ama olur da bir gün bu yazdıklarım eline geçerse, sana karşı derin bir mahcubiyet hissettiğimi, yüreğim sızlayarak seni özlediğimi bilmeni isterim.

– Aşk denen şey bazen yürür, bazen uçar; bazen koşar biriyle birlikte; bir başkasıyla ölümcül yürüyüşe çıkar; üçüncüyü buzdan heykele çevirir; dördüncüyü atar alevlerin içine. Birini yaralar, öldürür ötekini.

– Büyük sanatçılar, içinde yetiştikleri ülkenin, evrensel kültüre sunduğu armağanlarıdır.

– Bazı kız evlatlar, yaşlı babalarına annelik ederler.

– Kıskanmayı bile unutmak. Onu mutlu eden herkesi ve her şeyi sevmek. O noktada sahiplenmek biter, saf aşk kalır.

– Gidiyor. Beni karmakarışık bir ruh hali ve giderek yoğunlaşan sorularla baş başa bırakıyor.

– Gerçek her zaman iyi midir? Daha doğrusu gerçeği açığa çıkarmak her zaman iyi sonuç verir mi, yoksa yaşayabilmeleri için, insanların sahte dünyalarına göz yummak daha mı doğru?

– Bazı acıları ölüm bile unutturmuyor, bazı davranışlar ölümden sonra bile bağışlanmıyor.

– Ölümün kıyısına gelmiştim. Ölümün kıyısı, ölümün kendisinden daha feci bir şeydir, bunu yaşayarak öğrendim.

Zülfü Livaneli Sözleri Yeni

– Belki de her şeyini yitiren bir insanın son sığınağı insan onurudur, elinde kalan tek şey budur.

– Hayatın özü, büyük sırrı; olmazsa olmazı: Unutmak. Eğer unutmak diye bir şey olmasaydı, yaşam da olmazdı. İnsan, unutmadan hayatını sürdüremez.

– İnsanların kendi milletini veya kendi inancını diğerlerinde daha üstün görmesi, ne korkunç olaylara, ne büyük acılara neden oluyordu bu dünyada!

– Eski çağlarda bir delikanlı, insanların dişlerini de tedavi eden bir hekimin kızına aşıktır. Sırf kızı görebilmek için oraya gider ve sevgilisinin yüzüne bakarak otuz iki sağlam dişini çektirir. Şimdi bu eylem üzerine hangi sevda sözlerini ekleyebilirsin ki?

– Hiçbir iktidar masum değildir. Bütün iktidarlar öyle ya da böyle, birinin katilidir…

– Ama inan bana, insanların çoğunun ruhu, bedeninden önce çürür.

– Tepede yanan ampul  çok yorgun gösteriyor ama başıma hep bela olan yeşil gözlerimin ışıltısını kesemiyor.

– Aklı olanı güçlü kılamadığımız için de güçlü olanı haklı kıldık.

– İnsanlar eşit değildir. Güçlüler ve zayıflar vardır ve hayat bunlar arasındaki mücadeleden ibarettir.

– Kötülüğün nesidir? Sebebi midir, bahanesi midir?

Zülfü Livaneli Sözleri Resimli

– Yetişkinlerin çoğu, çocuklardan aptaldır; yani aptallaştırılmıştır. Çünkü eğitilmişlerdir.

– Hem Müslüman, hem Yahudi, hem Katolik’tim. Yani insandım.

– Gerçek bilgi; okuldan değil, kitaptan edinilir.

– Asil insanların en neşeli zamanında bile bir hüzün vardır, daha düşük ruhlar ise en sefil zamanında bile neşelidir.

– Ölüm eşitliktir. Mezar, imparatorlarla mahkumu, zenginle yoksulu, güzelle çirkini, bilgeyle deliyi eşit kılar.

– Kısmet işte , kısmetten öte yol yok.

– Aptallık bu memlekette o kadar yaygın ki, kapıyı pencereyi sıkıca kapamazsan havayla bile içeri girer. Dünyanın en bulaşıcı hastalığıdır aptallık.

– Aşk dendiğinde küçülüyordu her şey. O zaman gerçek aşka ne ad verdiğimi sordu. ‘Karasevda’ dedim.

– Varlık yokluktur, yokluk da varlık! Hepsi gören göze bağlı!

– Eskiden köleler hiç olmazsa ayaklarına geçirilen prangaların farkındalardı. Şimdikiler zincirlerini bile göremiyorlar.

– Dünya bir penceredir, her gelen baktı geçti.

– Merhamet istemiyorum, hiç kimsenin acımasına ihtiyacım yok, merhamet de zulmün bir parçası.

– Kimin daha vatansever olduğunu ölçmenin bir yöntemi mi var? Neden bazıları, memleketi kendisinin daha çok sevdiğini ileri sürerek bir ayrıcalık elde etmeye çalışıyor?

– Uyurken kimseden zarar gelmezdi ama uyanıkken insanların şeytandan bir farkı yoktu.

– İnsanlar bunca acı çekerken, İstanbul’da en iyi suşinin nerede yenilebileceğini konuşanlara dayanamıyordum.

– Müzik, edebiyat gibi duyguları anlatmıyor, bizzat yaşatmak amacını güdüyordu. Bu da işe yaramaz bir şeydi, çünkü benim duyguları yaşamaya değil öğrenmeye ihtiyacım vardı.

– ilgilenmiyorsan, niye gece gündüz beni izliyorsun?”

– Hava kötü dediğimde sadece havadan söz etmediğimi anlamak bu kadar zor mu? İlle de, ben bu hayattan bıktım, türünde sözler mi etmeliyim?

Zülfü Livaneli Sözleri Twitter

– Bundan sonra iradeni topla, güzel şeyler düşün, güzel şeyler düşün, güzel şeyler düşün.

– Siyasetle ilgin olmadığını biliyorum ama yaşadığın dünyaya gözlerini bu kadar kapatmaya hakkın yok.

– Sözcükler bize, asıl söylemek istediklerimizi gizlemek için verilmiştir.

– Şeytan nedir? Kötülüğün nesidir? Sebebi midir, bahanesi midir?

– Zaten Türk erkeklerinin bir numaralı özelliği sinirlenince hız yapmalarıdır. Bu yüzden hiçbirisiyle direksiyon başındayken tartışmayacaksın.

– Aşk, bir uçurum kıyısında gözü bağlı yürümektir.

– Kendimi yer bitirirken, şimdi durumu kabul etmeye başlıyorum. İnsan, kendine kurallar koyulan bir hayvan gibi her duruma alışıyor.

– Gerçeği bilmek her zaman iyi sonuç vermiyor, bazı şeylerin gizli kalması daha iyi.

– İstanbul vefasız bir sevgiliye benzer. Sana hep ihanet eder ama sen yine de onu sevmeye devam edersin.

– Belki fark etmişsinizdir; her şeyi ve herkesi gözlerim. Birçok insan bunu yapamaz, çünkü aşırı derecede kendi duygularıyla ve egosuyla meşguldür. Başkalarıyla ilgilenemez.

– İnsanın geçmişini araştırması acı veren bir deneyimdi. Mutlu olabilmenin tek şartı “unutmayı” başarabilmekti.

– Aslında hiç kimseyi sevmiyordum. Çünkü insanlar beni incitiyordu. Onlarla ilişkilerimi bir türlü ayarlayamıyordum, doğal davranamıyordum.

– Solcuların temel sorunu çok basit. Sağcılardan daha istikrarlılar.

– Güçlünün tek bir isteği vardır: daha fazla güç!

– Şu küçücük dünyada herkes incitilmiş, isimsiz, herkes yanlış yerde.

– Her insanın içinde iyi ve kötü, yan yana durur. Hangisini beslersen o galip gelir.

– Bir yerde kötülük varsa, oradaki herkes biraz suçludur.

– Haklı olanı güçlü kılamadığımız için güçlü olanı haklı kılıyoruz…

– İnsan hiçbir umut beslemediği zaman durumu kabulleniyor ama kapkara bulutlar arasından iğne ucu kadar kendini gösteren bir güneş ışını belirince bütün dünyası o ışığa bağlı oluyor.

– Koltukta oturanlara önerim, bu ülkenin kurucusunun gözlerine baksın. O zaman ne yapmaları gerektiğini anlayacaklardır.

– Medya patronlarının en büyük sermayesi ne makineleridir, ne parasıdır; halkın cehaletidir.

– Gençliğim sol muhalefet çizgisinin sert mücadelelerinde geçmişti ama hiç de ‘devrim yapacak gerilla’ya benzemiyordum. Daha sonra yüz binlerce kişiye konser verirken ve milyonlarca kasetim dinlenirken de ‘star’a benzemedim. Yaşlanıyorum ama iç dünyam lisedeki halimden pek farklılaşmadı.

– Her insan bedeninin çürüyeceğini bilir ve bundan sevgimesajlarim.com korkar. Çoğu insanın ruhu gövdesinden önce çürür; nedense bundan kimse korkmaz! Ama inan bana, insanların çoğunun ruhu, bedeninden önce çürür.

– Köpek ısırığının acısı geçici, insan ısırığınınki kalıcı olur!

– Hayatta anlamlı olan değerler parayla sahip olunamayanlardır.

– Bazen insanın gerçekten içi yoruluyor.

– Ya dünyada kimseye söyleyemediklerim? Onlar ne olacaktı?

– İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken, acıkan, üşüyen, korkan bir insan.

– Doğrudur ; kitap okumak karın doyurmuyor. Ancak karnı tok , beyni boş adamlardan çektiğimiz kadar hiç kimseden çekmedik .

– İnsanları konuşarak tanıyamazsınız. Dil, yalan söyler… Bu yüzden insanları dinlemek, onları anlamak için yeterli değildir.

– Peki, sen ne görüyorsun bakalım?

– Bu memleketin okullarına acil olarak bir “insan ilişkileri dersi” konulması gerekir. Çünkü uzaktan bakınca yaşlı başlı, akıllı uslu, eğitimli gibi görünen birçok insanın densizleştiği, terbiyesizleştiği bir ülkede yaşıyoruz artık.

– Kötülüğü yenmek, iyiliği yenmekten daha zor. Bu yüzden iyiler savunmasız oluyorlar, her türlü zararı görebiliyorlar.

– İnsan, yetişkin hırslarından arınmaya başlayınca, çocuk saflığına tekrar dönme olanağına kavuşuyor.

– İnsan hiç bir umut beslemediği zaman durumu kabullenebiliyor ama kapkara bulutlar arasından iğne ucu kadar kendini gösteren bir güneş ışını belirince bütün dünyası o ışığa bağlı oluyor…

– Giriş kapısında niye polis var? diye sordu. Onlar uzun yıllardır üniversiteleri, üniversitelilerden koruyorlar.

– Hele namus meselesi olunca, kimsenin aklına silahtan başka bir şey gelmiyor.

– Sonunda bize yol gösteren şey; evde her zaman oturduğumuz koltuğun aşina yumuşaklığı, gözü kapalı çevirebildiğimiz banyo musluğu ve başımızın yastıkta bıraktığı iz oluyordu.

– Huzur; tam tersi sanılır ama zaten hayatta normal olan huzursuzluk durumudur, huzur ise çok ender yakalanan geçici anlardır olsa olsa.

– Zalimlik bir tercih değil, yapılan işin gereğiydi.

– İnsanlığın en büyük buluşunun kitap, en kötü buluşunun da okul olduğunu düşünüyorum.

– Sakın ola hiçbir şey için üzülme kızım. Kız, öfkelen, dövüş, savaş, küfret ama üzülme. Üzüntü insanı çürütür.

– Üç kıtadan bölündük, bir küçük yarımada da misafir muamelesi görüyoruz.

– Kısacası azizim, insan insan olarak yaşamalı, eşek eşek olarak.

– Mutlu olabilmenin tek şartı “unutmayı” başarabilmektir.

– İşte anahtar kelime bu: hayatın özü, büyük sırrı; olmazsa olmazı: Unutmak. Eğer unutmak diye bir şey olmasaydı, yaşam da olmazdı. İnsan, unutmadan hayatını sürdüremez.

– Ben sadece kendimi tedavi etmek için yazıyorum, insan denilen yaratıkların arasında yaşama gücünü tekrar bulabilmek için.

– Bir şeyler yapıyorum, yürüyorum, konuşuyorum, yemek yiyorum yani her zaman yaptığım işleri sürdürüyorum ama nasıl anlatsam, bir boşluk duygusu içinde. Sanki içimde derin bir hiçlik var.

– İnsan kendi olmaktan çıkabilir mi, bambaşka bir kişiye dönüşüp başka bir hayat yaşayabilir mi?

– Yanımda olmanı istiyorum diyemediğim için bu yağmur içimi ıslatıyor dediğimi nasıl anlamaz? Düpedüz sarıl bana dedikten sonra sarılmanın ne anlamı kalır?

– İnsan küçük düştüğünü hissedip kendini korumaya girişince, karşısındaki hiç aklına gelmiyor ve dünyanın en zalim yaratığı kesilebiliyor.

– Adil olanın peşinden gidilmesi doğrudur, en güçlünün peşinden gidilmesi ise kaçınılmazdır. Gücü olmayan adalet acizdir; adaleti olmayan güç ise zalim.

– Bir kez daha, tanıdığımı sandığım insanları hiç tanımamış olduğumu anladım.

– İnsanın en kötü yalanı, kendine karşı olandır.

– İnsanlar biriyle evleniyor ve bir süre sonra zamanın değiştirdiği, bambaşka bir adam ya da kadın yaptığı o kişiyle hayatlarını geçirmek zorunda kalıyorlardı…

– Bırak hayat bir nehir gibi aksın; olumlu düşün ki her şey olumlu olsun; dünyadaki kötülüklerin kaynağı olumsuz düşünmektir.